Türkiye Depremde Can Kaybında Dünya Üçüncüsü

Muğla Büyükşehir Belediyesi’nin 7 Mart 2020 tarihinde düzenlediği “Muğla Deprem Çalıştayı’nın sonuç bildirgesi açıklandı. Alanlarında uzman isimlerle gerçekleştirilen çalıştayda Muğla’nın Deprem Jeolojisi, Tarihsel ve Güncel Depremleri, Fay Araştırmaları ve Riskli Yapılar, Kentsel Dönüşüm, Türkiye Bina Deprem Yönetmeliği, Risk Yönetiminde Toplum Katılımı, Japonya-Türkiye arasında Deprem Farklılıkları gibi konular ele alındı.

Ülkemiz Depreme Karşı Önlemde Geri Kaldı
Ülkemiz Depreme Karşı Önlemde Geri Kaldı
5 / 7

5. Ülkemiz Depreme Karşı Önlemde Geri Kaldı

Türkiye’de en büyük riski yüksek nüfuslu kentler yaşamaktadır. Özellikle 1950’li yıllardan sonra kentler betonarme teknolojisinin aldatıcı kolaylığıyla hızla büyürken, coğrafyamızın endemik tehlikesi olan depremle karşı karşıya kalmaya ve sınanmaya başlamıştır. Bu süreçte, Uluslararası Afet Politikası yepyeni bir çığır açarken Türkiye bu politikalara ayak uyduramamış, doğru siyasal ve teknik stratejileri geliştirememiştir. Örneğin, ülkemizdeki deprem sigortası sisteminin afet sonrası kefen parası veya yara sarmayı sağlayan bir kaynak olarak kullanması ve dünya genelinde olduğu gibi deprem risklerini azaltmak için yatırım yapılan bir kaynak olarak kullanmaması siyasal bir stratejidir. Benzer şekilde yasal ve kurumsal yapılaşmamız afet politikaları açısından kusurludur. Deprem risklerini azaltma çalışmaları kentin tüm unsurlarını kapsayacak nitelikte ve çok disiplinli olarak yürütülmelidir. Ayrıca kentler, Depremle Başedilebilirlik Kapasitesi yüksek, yani deprem sonrası olağan koşullara geri dönebilme hızı yüksek şekilde tasarlanmalıdır.

Öncesi Sonraki