Afrika’nın İncisi Zimbabwe
Güney Afrika bölgesinde yer alan, zengin tarihi bilinen ve doğal güzelliği ortaya çıkmış olan kara parçasıdır.
Güney Afrika bölgesinde yer alan, zengin tarihi bilinen ve doğal güzelliği ortaya çıkmış olan kara parçasıdır. Başkent olarak da Harare belirlenmiştir. Çok kültürlü yapısı ile çeşitli dil zenginliği olsa da ekonomik faaliyetleri aynı diğer Afrika ülkeleri gibi kötüdür.
Maddi kazançları ise orantısız olarak bölünmüştür. Ülkenin resmi ise Zimbabve Cumhuriyeti olarak adlandırılır. Yüz ölçümü ise 390.757 km² olarak geniş bir yere sahip değildir. nüfusu ise 13 milyonu aşmıştır.
Komşu ülkeleri ise; Zambiya, Mozambik, Güney Afrika Cumhuriyeti, Botsvana’dır.
Resmi dili ise İngilizce, Shona, Ndebele ve diğer yerel diller olarak bilinir. İngilizce ise büyük bir öneme sahiptir.
Cumhuriyet yönetimi resmi olarak bilinse de sanki monarşi var. Emmerson ise son devlet başkanı olarak seçilmiştir. Bağımsızlığını ise Birleşik Krallık’tan alarak – 18 nisan 1980 ‘de Afrika ülkesinin incisi olmuştur. Eski devlet ismi ise güney Rodezya olarak bilinir.
Bu topraklar da 2000 yıl önce Bantu halkları yerleşmiştir. 11. Asır da kurulan Zimbabwe krallığı taş yapıtları ile meşhurdur.
Ekonomi olarak tarım, madencilik ve imalat ile geçim sağlanır.
Bunda ise tarımsal faaliyetler %35 olarak bilinir.
Para birimi de ülkenin kendi doları bilinse de kullanım da Amerikan doları ve g.afrika randı yaygın olarak istifade edilir.
Her afrika ülkesi olduğu gibi bu ülkenin de kaderi aynıdır.
· Hiperenflasyon
· İşsizlik
· Dış borç
· Alt yapı eksikleri
· Gelir adaletsizliği
· Rüşvet yaygınlığı….
Doğal güzellikleri ise UNESCO dünya mirası listesinde yer almış VİCTORİA ŞELALE’si ve Kariba gölüdür.
Kültürleri ise diğer Afrika ülkeleri gibi olmasa da geleneksel dansları yaygındır. Modern ile taşra halkı bir gibi gözükür. Kadınların bazıları kendilerini savunurken bazıları da nesne olarak görülür. Eğitim olarak devlet destekli sistemdir. Ancak kaynak olarak zorluklar içerisindedir. Ve bunla beraber Avrupa ülkelerine göç ediliyor. Sağlık hizmetleri azdır. AİDS vakası ise kırsal bölgeler de fazladır. Ülkemiz ile ticaret hacmi ile ekonomisi az da olsa rahatlamıştır. Kadınların ise yaşam hakları azdır. Yasal olarak korunmakta olsa da gerçekliği bilinmiyor. Uygulamalar da ise ciddi bir eşitsizlikler vardır. Kadınlar özellikle kırsal alanlar da eğitim ve sağlıktan uzak durdurulmaktadır. Temel hakların erişimine de uzaktır.
Anayasaya göre kadın ve erkek eşittir. Mülkiyet oy kullanma ve seçilme hakkı kağıt üzerinde vardır.
Ancak toplumsal normlar gelenekçidir. Eğitimleri erkeklere göre geridedir. Evlilik ve doğumdan dolayı devamlı olması çok azdır. Kadınlar kayıt dışı istihdam edilmektedir. Aids hastalığı mevcuttur. Kadınlar ise hala özgürlüğe muhtaçtır.

