Sınırları Aşan Sevgi

İnsan ise beşeriyet özelliğe sahiptir. Aşk onun özü sayılır. Bilinen ise insan sevmeye daim kalmıştır. İnsan ne olursa olsun eğer seviyor ise ondan vazgeçmez.

İnsan nefsine hakim olabilir ama kalbine asla…

Ülkeler arasında geçiş olabilir belki kıtalar belki de ekvatorda bulabilir. Ama sevdasından vazgeçmez.

Yüreğinde yaşar sevdiğini anlatamaz ve tarifi mümkün değildir.

İnsan sevdiği ile evlenmeyebilir?

Evet zor bir soru. Ülkemizde bu durum ne yazık ki çok rastlanır şekilde.

Çünkü evlilik şartları kişinin kalbinden geçmiyor. Bazen kısmet, bazen baskı veya teslim olma duygusu ile oluşan bir durumdur.

Eğer 100 kişiye sorulsa bile 70 kişi sevmeden evlenmiştir. Yalandan ise farklı bahanelere bürünürüz.

Yok mantık evliliği, kariyer evliliği, aile baskısı, görücü usulü.

Evlilik ise aile olmanın temel taşıdır. Sevgi ise kalbin temel taşıdır.

İnsan ise evlilik gibi mukaddes olayı neden şahsi menfaatler doğrultusunda yapıyoruz. Nefsine sahip olmaz isek evlenin kelimesi ne yazık ki basiretsizlik düşüncesidir. Oysa ki sevmeden evlenilemez.

Bazı insanlar ise herhangi bir sebep ile sevgisini içinde görerek yaşayabiliyor. Sevmeden insan nasıl yaşayabilir? Yaşamak sevmek mi?

Sevgi ise insanların kendi aralarında birbirine gönül vermesidir. Nikah yolu ile birbiri ile gönül bağlayan kişilerin aynı yerde yaşaması için yapılan bir fiil eylemdir. Evlilik ise bir çok amaca hizmet ederken aşk ise tek amaca hizmet eder. Yaşamak. İnsan aşksız yaşayamaz.

İnsan ise uykusuz kalıyorsa, uyku düzeni bozuldu ise, iştah kaybı yaşıyor ise, günlük aktivitelerden uzak ise işte bu aşkın acısını çektiğini anlatıyor.

Gönülde eski  sevdalar, gözünde neler bağlar…..

Diye başlar insan cümleye.

Belki de mecnun artık leylayı bulunca kabul etmemesinin sebebi aşkı bitmesi olduğunu anlatmaktadır.

İnsanın belki sevdiği bir başka ülkede, ama imkansız;

Ulaşamıyor ama içinde,

İmkansız ama yine bir olgusu ile………….